19 Aralık 2015 Cumartesi

Kara-Koyunlu Ordusu:

Kara-Koyunlu Ordusu:
Teşkilat, Savaş Tarzı, Ordunun Donanımı ve Diğer Özellikler Kara-Koyunlu, devlet ve askerı teşkilatı büyük ölçüde Celayirliler (dolayısıyla İlhaniler) ve Timurlu devlet teşkilat müesseselerinden mülhemdir. Bunun yanısıra Oğuz töresini de yaşatmışlardır. Hükümdarları Noyan, Bahadır, Hakan gibi unvanlar kuııanmışlardır.25 Kara-Koyunluların askeri teşkilatına dair yazılmış hususi kaynakJar olmadığından, bilgilerimiz son derece kısıtlıdır. Ancak vekayinamelerde zikredildiği kadarını bilebiliyoruz. Bununla birlikte, araştırmacıların doğru olarak tespit bir ettikJeri husus vardır ki o da Kara-Koyunluların AkKoyunlu ordu teşkilatı tarzında bir teşkilata sahip olduğudur. Her iki devletin ordu teşkilatı, her bakımdan birbirlerine benzemekteydi. Farklı olan ıegane husus ordularının farkJı Türkman zümrelerinden oluşmuş olmasıydı.
Bilindiği gibi devleti kuran aile Baranlu oymağından idiler. Ana yurtları Van Gölünün kuzeyinde Erciş ve civarı idi. Her ne olursa olsun gerçek olan onların XIV. asrın ortalarından itibaren Erciş merkez olmak üzere, Van gölünün kuzeyinde yaşıyor olmalarıdır. İlhanlıların zayıflayıp yıkılmasının ardından harekete geçerek asırlarca Moğollar tarafından horlanan ve en iyileri 2. sınıf insanlar sayılan Türkman aşiretlerini etrafında toplayarak örgütlediler. İlk siyasi başarıları 1368-69 yıllarında Bayram Hoca önderliğinde Musul'u ele geçirmeleri oldu. 1374 yılında Sultan Üveys'in ölümünün ardından, Arran, Hoy, Nahcivan ve Erzurum yöreleri de Kara-Koyunlulara geçti. Bu başarıları üzerine pek çok Türkman aşireti onların etrafında toplandı. Bunlar arasında hükümdar sülalesi Baranlılar'dan başka Kara-Koyunlu devleti ve ordusunun temelini oluşturan 5 önemli Türkman zümresi vardır ki şunlardır:

ı. Nahçıvan ve Sürmeli-Erivan havalisinde yaşayan Sa'dlu aşireti. Hanedana akraba olan bu aşiretten pek çok değerli kısımlardan ve emir yetişmiştir. 1421 yılında Timur2un oğlu Şahruh ile Aras boyunda Eleşkirt ovasında yapılan Kara-Koyunlu ordusunun sağ kanadına Sadlu Pir Mihmad kumanda ediyordu. Bu savaşta Sa'dlular, Timurlular safında sol cenahta savaşan Ak-Koyunlu Bey'i Osman Bey'in eline düşmüş, Pir Mihmed ile oğulları Pir Gayb ve Pir Üveys esir edilmişti.29 Yine bu aşirete mensup olan Hüseyin Bey'in 1450-56 yılları arasında Sa'dlu Hüseyin'in 10.000 kişilik bir kuvvetle Erzincan-Bayburt havalisinde Ak-Koyunlular ile savaştığını ancak bir başarı sağlayamadığını görüyoruz.30
2. Baharlu: Tarihçilerin Kara-Koyunlu devletinin ve ordusunun asıl dayanağı olan iki oymaktan biri olarak gördükleri Türkmen zümresi.3l Baharlular da hükümdar ailesi ile kız alıp vermek suretiyle sıhriyet kurmuşlardı. Ali Şeker Bey bu zümreye mensup en meşhur ve emirlerdendir. O da pek çok kez Ak-Koyunlulara karşı savaşnuştı. Baharlular ekseriya Hemedan bölgesinde yaşamaktaydılar. Baharlular'ın Cihanşah'ın öldürülmesinden sonra şehzadelerden Ebu Yusuf Mirza'yı tahta çıkardıkları ve Ak-Koyunlu hakimiyetine karşı sonuna kadar direndiklerini görüyoruz.
3. Bayramlu: Adını Hoy çevresine hakim olan Bayram Bey'den alan bu aşiret, kuruluşundan itibaren Kara-Koyunlu ordusunda hizmet etmiştir. Aşiretin lideri Bayram Bey. Kara Yusuf Bey'in emir-i divanıydı. 0, 1419- 1420 yıllarında Kara-Koyunlu beyi tarafından 20.000 kişilik bir birliğin başında Ak-Koyunlulara karşı Erzincan'ı savunmakla görevlendirilmişti. Bayram Bey, 1421 yılında vaki Eleşkirt savaşında oğlu Şehsuvar Bey ile beraber Kara-Koyunluların sol cenahını komuta etmişti.
Bayram Bey'den sonra oğlu Şehsuvar Bey Kara-Koyunlulara hizmete devam etti. 1457 yılında vaki Dicle savaşında Rüstem-i Tarhan'ın kumandasında Kara-Koyunluların sol cenahında yer almıştı. Bu savaşta Baharlu Ali Şeker Bey de bu savaşta sağ kolda savaşmıştı. Bu savaşta Şahsuvar Bey camnı kurtarırken, Ali Şeker Bey Ak-Koyunlular tarafından yakalanarak öldürülmüştür.34 ?ehsuvar Bey daha sonra Şiraz ve İsfahan bölgelerinde valilik yapmıştır. 3
4. Alpavut: Kara-Koyunlu oymakları içinde en savaşçı zümreyi teşkil ederdi. Bunlarda Kara-Koyunlu ordusunun sol cenahında yer alıyoriardı. İlk başlarda Hemedan yöresinde etkin idiler. Liderleri Korkan Bey idi. Bunlar da Eleşkirt savaşına katılmışlardı. Cihanşah zamanında önemli mevkiler elde etmişlerdi.
Bu dönemin önde gelen Alpavut beyleri arasında Bağdad valisi Tavacı Pir Mehmed Bey bulunmakta idi.
5. Çakırlu: Azerbaycan'da Timur zamanında beri varlığı bilinen bu aşiretin, ülkenin Çağataylılar elinden alınmasında büyük hizmetleri olmuştu. Bistam Bey liderliğinde Kara-Koyunlu devletinin kuruluş ve gelişmesine katkı yapmışlardır. En yoğun olarak yaşadıkları yer Erdebil civarıydı. Togan'a göre Bistam Bey Kara-Koyunlu ordusunun başkumandam yani "beylerbeyi" idi.
Bunlardan başka Kara-Koyunlu ordusunu oluşturan oymaklar arasında Duharlu, Karamanlu, Hacılu, Ağaçeri, Döğer gibi oymak ve aşiretleri sayabiliriz. Ayrıca yardımcı kuvvet olarak bazı Arap ve Kürt aşiretleri de vardı.38 Büyük mikyasta aşiretiere mensup süvari gücünden oluşan KaraKoyunlu ordusunda, kabile asabiyetinin kuvvetli oluşundan dolayı gevşek
bir yapılanma olduğunu bu olgunun da devletin merkezi bir gelişme göstermesine engeloluşturduğunu görüyoruz. Kara-Koyunlu Devleti Timurluiara (Çağataylara) rakip olduğu için ordu stratejisini bütün yapılanmasını buna göre oluşturmuştu. Kara-Koyunlu ordusunun başlıca görevi Türkmen yurdu olan Anadolu, Azerbaycan ve Horasan'ı kurtarmak ve buralarda Türkmen hakimiyetini yeniden tesis etmekti. Kara Yusuf bütün mesaisini Timur ve halefleriyle mücadeleye sarfetmiştir. Onun, Çağataylar ile işbirliği yapmasından dolayı öfke duymasına rağmen diğer bir Türkmen devleti olan Ak-Koyunluların beği Kara Yülük Osman Beye bir vesile ile söylediği: "Her ikimiz de Türkmeniz. Daha fazla birbirimize saldırmak için çaba harcamayalım. Bundan sonra birbirimize saldırmayalım. Her birimiz Rum ve Çağatay gibi düşmanlarımızla meşgulolalım. Senin için en uygun yer durumlarını bildiğimiz Suriye ve Rum'a saldırmak benim için ise Çağatay ile mücadele etmektir. Bu devletin selameti için gereklidir" sözleri Kara-Koyunlulardaki kavmiyetçilik şuurunu açıkça ortaya koyar.
Kara-Koyunlu ordusunun ne kadar yüksek bir kabiliyete sahip olduğunu ortaya koymuştu. Kara-Koyunlu beyi savaşın başında 5000 kişilik ordusunu her biri 300 kişiden müteşekkil muhtelif biriikiere (koşun) her bir koşunu da 30 mangaya (destçe) ayırmıştı. 16 Koşun'dan birer manga yalnız ok atarak önde yürümüş, düşman hücum ettiği zaman da geri çekilmişlerdi. Bu arada diğerleri çekilenleri takip eden düşmana ok yağdınruş, bu şekilde düşmanın tertip ve düzenleri bozulmuştu. Ardından bütün birlikler umumi bir hücuma geçmişler ve zaferi kazanmışlardı. Plan mükemmel bir şekilde işlemiş ve 20.000 kişilik Celayirli ordusu kısa sürede bozguna uğratılmıştı. Şeyh Ali ve ordu komutanı Pir Ali savaşta öldürülmüştü. Bu zafer Kara-Koyunlulara büyük bir nüfuz ve güç kazandırdığı gibi hakimiyet alanları Azerbaycan'a doğru genişlemişti.1383 yılında Suriye- Musul hattında faaliyetlerde bulunan Kara Mehmed'in ordusunun sayısı 12.oo0'e ulaşmıştı. 1385'te Kara-Koyunlu ordusu bir baskınla Ak-Koyunluları perişan etmiş ve onları Kadı Burhaneddin'e sığınmaya mecbur bırakmıştı.
Kara-Koyunlulan yok edememiştİ. Kara Yusuf Bey bir süre (1399- 1403) ülkesinden, oymaklarından ve ordusundan ayrı düşmüş, Suriye ve Osmanlı ülkesine sığınmıştı. 1403'te Timur'un geri çekilmesinden sonra geri döndüğünde oymakları ve ordusunu aynı inançla kendisine bağlı buldu. O sırada Timur Ön Asya'yı Anadolu ve İran' i kaos içinde bırakıp çekip gitmişti. Bölgeyi istikrara kavuşturmak, yaşanır bir hale getirmek Kara Yusuf ve onun gibi diğer Türkmen beylerine düştü. Kara Yusuf, 1405 yılında Dımaşk'ta esaretten kurtulunca hemen Musul'a çekildi. Oradan da el-Cezire yoluyla Van gölü havzasına ulaştı. Yöreyi kısa süred itaat altına aldı. Bu sırada Kara Yusuf un döndüğünü öğrenen Türkmen beyleri aşiretleriyle birlikte ona katıldılar. Kısa sürede eski gücüne erişen Kara Yusuf un ordusu 10.000 kişinin üzerine ulaşmıştı. Hedef yine Tebriz idi. O sırada Azerbaycan Timurlu Ebubekir'in elindeydi. O, 1406 ve 1408 yıllarında yaptığı savaşlar sonunda Tebriz'i ve Azerbaycan'ı çağataylar'dan kurtardı. Kara-Koyunlu beyi bu savaşta da o kadar büyük cesaret, kahramanlık ve bahadırlık göstermiş ki düşmanları onun hakkında şu kıtayı söylemişlerdir:
" Kara Yusuf adlı Yiğit,
 İsfendiyar gibi savaş meydanına girdi,
Ata binmiş, yürüyen bir dağ gibi,
Tek başına, sanki yüz kişiydi.


Ayrıca o kadar merhametliydi ki Ebubekir'e " Bizim şahsi düşmanlığımız yüzünden bu kadar çok ade m telef oluyor; yiğitlik ve bahadırlık ikimizin karşı karşıya gelerek vuruşmamızı gerektirir."demiş ve onu mubiirezeye davet etmişti. Ancak çağatay şehzadesi cesaret edip karşısına çıkamamıştı.45 Kara Yusufun Sultan Ahmed' i 1410 Ağustos'unda Sultaniye yakınlarında yenip, Celayirlilere son vermesiyle Azerbaycan dışında, Irak-ı Arab ve Irak-ı Acem Kara-Koyunlulara geçti. Kara Yusuf bahadırlığı ve cengaver ordusu ile büyük bir devletin temellerini attı. Tebriz' i merkez edindi. Tebriz kısa süre içinde Yakın-Doğu ve Ön-Asya' nın diğer önemli başkentleri Kahire, Herat ve Bursa ile kıyaslanacaktır. Kara-Koyunlu hükümdarı ülkesini oğulları ve kumandanıarı arasında bölüştürdü.
Kara Yusuf Timurlu Horasan hükümdarı Şah-Ruh Mirza ile savaşa hazırlandığı sırada 1420 yılı 13 Kasım'ında Ucan yakınlarında vefat etti. O, tarihin gördüğü büyük cengaverlerdendi. çağataylar'ın tüm Ön Asya'yı istila ettiği sıralarda, Türkmenlerin umudu olmuş, hatta Osmanlıların tekrar toparlanmasına dolaylı da olsa katkı yapnuştır.Kara Yusuftan sonra Kara-Koyunlular'da iktidar mücadelesi başladı. Güçlü aşiretler Sadlu ve Baharlular istiklallerini kazandılar. Bu zor ortamda İskender Mirza Kara-Koyunluları kısmen muhafaza etti ve 1438'e kadar yönetti. 30 Temmuz 1421'deki Eleşkirt savaşında da Timurlu Şah-ruh'un fıllerle donatılmış ordularına karşı adeta destanlaştı. 3 gün süren savaşta çağatayordusuna tarihinde görmediği kadar ağır zaiyat verdi. Ancak, sayıca çok olmaları çağataylıları kurtarnuştı. Kara-Koyunlu ordusu, 1429'da Selmas'da çağataylılar ile bir kez daha karşılaştı. Kaynağa göre Kara-Koyunlulann kuvveti 50.000 civarında idi ve orduda hatırı sayılır derecede yayaskeri de vardı. 17 Eylül Cumartesi günü başlayan savaş yine üç gün sürdü. çağataylılar yine yedek kuvvetleriyle kazandı. Bu savaşta, İskender Mirza da büyük kahramanlıklar göstermiştir. çağataylar, Azerbaycan'ı denetimleri altında olmak kaydıyla KaraKoyunluları bıraktı. Ancak İskender Mirza ve ordusu mücadeleye devam etti. Öyle ki, 1435 yılında Ak-Koyunlu Osman Bey ile Erzurum yakınlarında savaşırken yanında sadece 3.000 kişi vardı. Buna rağmen sayıları daha çok ?lan düşmanlarını ma~lup etmeyi başardı. Talihsiz şehzade Deli lakaplı ıskender 1438'de öldü.
Cihanşah 1467 yılında, Ak-Koyunlulara karşı kendisinin ve KaraKoyunluların sonunu hazırlayacak olan bir sefere çıktı. Bunun için eyaletlerden ordu toplanmıştı: "Cihanşah Mirza Hürmüz, Kenc, Mukan Gilan ve Taberistan'dan Fars'tan Irak'tan diğer beldelerden, memleketnin kıyısından köşesinden, asker, hayvan, silah, cephane ve saire toplayıp Muş Ovası'na geldi. Çöı karıncasından ve kumdan kalabalık topluluğu yeri göğü kapladı. Öyle ki, çadırların beyazlığı gündüz güneşin yüzündeki kızıllığı ve gece ayın çevresindeki siyahlığı sildi." Bu tablo Kara-Koyunlu ordusunun muazzam gücünün güzel bir tasviridir. Ancak bu ordu, aşırı gurur, kayıtsızlık ve rakibini küçümseme sonucunda 6.000 kişilik Ak-Koyunlu ordusu tarafından yok edildi.sı Bu yenilgiden sonra orduları dağıtılan Kara-Koyunlu Devleti de yıkıldı.
__________________________

Ak-Koyunlu ve Kara-Koyunlu Ordulanna Genel Bir Bakış An Overview on Aq-Qoyunid and Qara-Qoyunid Armies .
* ılhan ERDEM

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder